Gençliğimin resimleri
Gülümseyen arkadaşlar
Neydi isimleri?
Kuytu köşe, kitaplar
Gömüldüğümün resmi [/su_quote]
Behçet Necatigil’ in ‘’Bir Albümden Resimler’’ isimli şiirinde belirttiği gibi kitaplara ve sınavlara kendimizi kaptırdığımız dönemler içerisinde birlikte dertleştiğimiz, aynı heyecan ve sevinçleri, üzüntüleri paylaştığımız okul yıllarındaki arkadaşlarımızdan kaçının adı aklımızda hiç düşündünüz mü? Hiç ayrılmayacağımızı düşündüğümüz arkadaşlarımızdan kaçını senede kaç sefer görebiliyoruz?
Hayatımızda bazı şeyler yaşamın bir parçasıdır ama biz onların elimizden uçup gideceğini, kaybedeceğimizi anlayana kadar farkına bile varamayız. Okul da öyleymiş. Zaman su misali hızla akıp giderken, insan zamanın bu hızlı akışına rağmen bazen dönüp okul yıllarını ve bir büyük aileye benzeyen okuldaki arkadaşlarını hatırlıyor.
Sınav stresi, dışarıda özgürce vakit geçirme isteği, biran önce başarıya ve kariyere ulaşma hedefi mezuniyeti ön plana çıkartırken; neleri kaybedeceğimizi doğrusu o yıllarda pek düşünemiyoruz. Mezun olmak için can attığımız yıllar aslında en güzel dostlukların yaşandığı bir güzel ortama veda etmeye yönelik bizi sonradan çok üzecek bir süreci de bağrında taşıyor.
O yıllara dair ortak duyguyu anlatan şu satırlar çok anlamlı: “Her sabah gün doğarken kalkmak, kışın soğukta titremek, yazın güneşte terlemek, birbiri ardına gelen yazılılara hazırlanmak ne de zor geliyordu. Bir bitse de kurtulsak derdik. İşte bitiyor. Ama biten yalnız okul değil içimizden de bir şeyler bitiyor.
Sanki alıştığımız ve her an yaşadığımız bir şeyler bitiyor. Üstüne bazen şarkı bazen de kopya yazdığımız sıralar, geç kaldığımızda önünde ecel terleri döktüğümüz, birbirimizin resmini çizdiğimiz tahta, yazılılarda ki o kaçamak fısıltılar, omuz omuza gülüp ağladığımız can gibi, tek yürek, tek bilek olduğumuz arkadaşlarımız…” Evet, mezun olunca hepsi bitiyor.
Bu satırlar eşliğinde fotoğrafa baktığımda okula yeni başlayan ve eline ilk defa kalem alan çocuğu görüyorum. Defterindeki gibi hayatında yeni bir beyaz sayfa açarak okul yıllarında hayatı öğreneceği gibi önce harfleri, sonra heceleri ve kelimeleri öğrenerek cümleler kurmayı öğrenecek. Yanlış yazdığı bir şeyi sildiği gibi yanlış yaptığını düşündüğü arkadaşını da silecek. Güzel yazdığı bir yazının etrafını süslediği gibi çok iyi dostluk kurduğu arkadaşına da sımsıkı sarılacak. Ama yıllar sonra görecek ki hiç bitmeyeceğini sandığı okuldaki dostlukları zamana yenilmiş.
Zamanın acımasız akışı eşliğinde hayat mücadelesi her birimizi bir yerlere savurmuş. Bu savrulma karşısında mezuniyet albümleri sığındığımız en önemli limandır. Mezuniyet günlerine bile gidemeyecek kadar meşgul olduğumuz şu modern hayatta hiç olmazsa mezuniyet albümleri, dostlarımızı ve anılarımızı hatırlama imkânını sağlıyor. Mezunları buluşturan özel günler bizi geçmişimizle yüzleştiriyor ve unutmaya başladığımız dostlarımızı hatırlamamızı sağlayarak zamanın akışına kapılmamızı engelliyor.
İyi ki okul var: Tek yürek, tek bilek olduğumuz arkadaşlarımızla en büyük mutlulukları bize yaşattığı için.