…
Gözlerini severdim en çok,
Gökteki yıldızlardan parlak;
Bir parça da baştan çıkarak.
Dans edelim gel!
…
Paul VERLAINE’ nin Orhan Veli KANIK tarafından çevrilen ‘’Dans Edelim Gel’ ’isimli şiiri vücut, ruhun hatırladığını, hareketle resmeder cümlesini en iyi şekilde anlatmakta.
Vikipedi’ de dansın tanımı; Dans (Fransızca: Danse) ya da Raks (Arapça: رقص), tüm vücudun bir müzik ritmi eşliğinde estetikle birlikte çalıştırılabildiği bir gelenek, sanat, bir tedavi şekli veya sadece bir ifade şekli olabilir.
İki gün önce Dünya Dans Günü’ydü. Vücudun tüm işlemli kaslarını kontrol altına alarak uzun ve eğitimsel bir süreçten sonra modern baleyi yaratmış olan Jean-Georges Noverre’nin (1727-1810) doğum tarihi 29 Nisan, Dünya Dans Günü olarak 1982 yılından beri kutlanır.
Her yıl “Uluslararası Dans Günü Mesajı” verilir. Bu mesajın hedefi, “tüm siyasi, kültürel ve etnik engelleri aşarak ortak dil olan dans aracılığıyla insanları bir araya getirmek, bu sanatın evrenselliği içinde eğlenmek ve kutlamak…” olarak açıklanıyor.
Güney Afrikalı kadın dansçı/koreograf Gladys Faith Agulhas’un 2008 yılında yazdığı mesaj çok anlamlı:
Dansın ruhunun, rengi, seçilmiş bir şekli ya da ölçüsü yok,
Ama o birliğin gücünü, kuvvetini
Ve içimizdeki güzelliği kucaklar.
Genç, yaşlı, bir engelli kişi, dans eden her ruh,
Hareket eden sanatı değiştirerek fikirleri yaşama dönüştürür.
Dans, imkânsızı mümkün kılanı yansıtan aynadır.
Dokunacak, işitecek, hissedecek ve deneyecek herkes için.
Kalplerimizden ve ruhumuzdan gelen sesler bizim ritmimizdir,
Bizim her hareketimiz, insanlığın tarihini açığa çıkarır.
Dansta, insan ruhu, özgürlüğü doyasıya kucaklayabilir.
Ne zaman ellerimiz birbirine değse, güzel bir şey olur,
Vücut, ruhun hatırladığını, hareketle resmeder.
Dans, herkesin erişebileceği iyileştirici bir güçtür,
Sen, benim gözlerim olursun, ben senin ayakların.
ULUSLARARASI DANS GÜNÜ ‘nü kutlayın,
Birbirinizi iyileştirmek için dans tutkunuzu kullanın,
Danseden toplulukları bir arada tutun,
En önemlisi, kendi başınıza olabileceğinizin en iyisi olun,
Bizleri bir arada tutacak olan şey dansın ruhu ve gücüdür.
Antakya’da yürütülen kazı çalışmalarında milattan önce 3. yüzyıla ait üzerinde Grekçe “Neşeli ol hayatını yaşa” yazılı mozaik bulundu. Dans bu mozaikte ifade edildiği gibi hayatı neşeli bir şekilde yaşamaya olanak sağlar…
Fotoğrafa baktığımda dans eden ve şarkı söyleyen dünyaca ünlü Lady Gaga isimli şarkıcıyı ve o dansa, müziğe uygun kıyafetleriyle dansçıları görüyorum. Dans ederken zamanın akışı unutularak insanın mutlu ruhu ve yaşama sevinci bedeninin her yanını sarmalamaktadır. İnsan ruhu dans ederek özgürlüğü kucaklar.
Dans ederek hayatı neşeli kılmalıyız…